SINORETIK FORT 30 TABLET Prospektüs

Sinoretik® Fort Tablet
FORMÜLÜ
Her tablette
Lisinopril ............................................................................................................................ 20 mg
Hidroklorotiyazid ............................................................................................................... 25 mg
FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ
Farmakodinamik Özellikleri
Sinoretik fort, bir ADE inhibitörü (Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim, ACE) olan lisinopril ile
bir tiyazid türevi diüretik olan hidroklorotiyazidin kombinasyonundan oluşan antihipertansif
bir preparattır.
Lisinopril, hipertansiyon, miyokard enfarktüsü sonrası koruma ve konjestif kalp yetmezliğinin
tedavisinde oral yoldan kullanılan, uzun etkili bir ADE inhibitörüdür. Bir peptidil dipeptidaz
olan ADE, anjiyotensin I’in anjiyotensin II’ye dönüşmesini katalize eder. Anjiyotensin II,
güçlü bir vazokonstriktör olmanın yanında, adrenal korteksten aldosteron salgılanmasını da
sağlar. ADE’nin inhibe edilmesi, anjiyotensin II’nin plazma düzeyinin düşmesine,
vazodilatasyona ve kan basıncının düşmesine neden olur. Anjiyotensin II’nin azalması, renin
üzerindeki negatif feed-back mekanizmasını azaltarak, plazma renin etkinliğinin artmasına
neden olmaktadır.
Hidroklorotiyazid, tiyazid sınıfı bir diüretiktir ve antihipertansif etkiye sahiptir. Böbreklerin
distal tubuluslarından elektrolitlerin geri emilimini engeller. Natriüreze, bir miktar potasyum
ve bikarbonat atılımı da eşlik eder. Hidroklorotiyazidin diüretik etkisi sonucu, plazma renin
aktivitesi ve aldosteron sekresyonu artar ve serum potasyum düzeyi düşer.
Lisinopril, hidroklotiyazid ile kombine kullanıldığında, renin-anjiyotensin-aldosteron eksenini
bloke eder ve hidroklorotiyazidin potasyum kaybına yol açan etkisini de azaltır. Klinik
araştırmalarda, lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonunun aditif bir etki gösterdiği,
antihipertansif etkinin gözlenme süresinin kısaldığı ve antihipertansif etkisinin yaklaşık 24
saat sürdüğü saptanmıştır.
Farmakokinetik Özellikleri:
Lisinopril:
Lisinopril, oral yoldan alındıktan sonra yaklaşık %25 oranında emilir. Tek bir doz lisinopril,
antihipertansif etkisini hastaların çoğunda ilk bir saat içinde gösterir. Kan basıncının en düşük
değerine ise 6 saat sonra ulaşılır. Lisinoprilin aç ya da tok karnına alınması, emilimini
etkilemez. Yaklaşık 6-8 saat sonra en yüksek serum düzeylerine ulaşan lisinoprilin yarılanma
süresi ortalama 12 saattir. Lisinopril, plazma proteinlerine bağlanmaz ve metabolize olmadan
tümüyle idrarla atılır.
Böbrek yetmezliği olan hastalarda, glomerül filtrasyon hızı dakikada 30 ml’nin altına
düşmediği sürece, lisinoprilin yarılanma süresi fazla değişikliğe uğramaz. Böbrek yetmezliği
bu sınırı aştığı zaman, lisinoprilin serum düzeyi yükselir, en yüksek ve sabit serum
düzeylerine ulaşma süresi uzar.
Sıçanlar üzerinde yapılan araştırmalar, lisinoprilin kan-beyin bariyerini çok az aşabildiğini ve
uzun süreli kullanımda herhangi bir dokuda birikim yapmadığını göstermiştir. Radyoaktif 14C
ile işaretlenmiş lisinoprilin sıçanlarda süte ve plasentaya geçtiği, ancak fetüse geçmediği
saptanmıştır.
Hidroklorotiyazid:
Hidroklorotiyazid oral yoldan alındığında diüretik etkisi 2 saat içinde başlar, 4 saat içinde en
yüksek düzeye ulaşır ve yaklaşık 6-12 saat sürer. Hidroklorotiyazid, metabolize olmadan
idrarla atılır. Yarılanma süresi ortalama 6-15 saattir. Plasentadan geçerse de, kan-beyin
bariyerine penetre olmaz.
İki ilacın birlikte kullanımı, birbirlerinin biyoyararlanım oranını etkilemez. Dolayısıyla
bileşiklerin farmakokinetik özelliklerinde, kombine kullanımdan dolayı bir değişiklik
olmamaktadır.
ENDİKASYONLARI
Kombine tedavinin endike olduğu hipertansiyon hastalarında kullanılır.
KONTRENDİKASYONLARI
Sinoretik fort’un bileşiminde bulunan maddelere karşı aşırı duyarlı olduğu bilinen kişilerde ve
ADE inhibitörleriyle tedavi sırasında anjiyo-ödem görülenlerde kullanılmamalıdır.
Bileşiminde bir diüretik olan hidroklorotiyazid bulunduğundan, anürisi olanlarda
kontrendikedir.
UYARILAR/ÖNLEMLER
ADE inhibitörleri seyrek olarak ekstremite, dudaklar, dil ve larinkste anjiyo-ödeme yol
açabilir. Anjiyo-ödem görülen hastalarda, lisinopril + hidroklorotiyazid tedavisi derhal
kesilmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır.
Diyaliz hastaları gibi su ve tuz kaybı olanlarda lisinopril, hipotansiyona neden olabilir.
Diğer bir ADE inhibitörü olan kaptoprilin agranülositoza yol açtığı bildirilmiştir. Lisinoprilin
benzer bir etkisi olup olmadığı konusunda eldeki veriler yeterli olmadığından, lisinopril
kullananlarda (özellikle kolajen damar hastalığı ve böbrek hastalığı olanlarda) düzenli lökosit
sayımı yapılması önerilir.
Genel kural olarak tiyazid türevi bileşikler, ağır böbrek yetmezliği olanlarda dikkatli
kullanılmalıdır. Bu grup hastalarda tiyazidler azotemiyi şiddetlendirebilir, ayrıca ilaç birkimi
görülebilir.
Karaciğer yetmezliği olanlarda sıvı-elektrolit dengesindeki küçük değişiklikler hepatik
komayla sonuçlanabileceğinden, diüretikler dikkatli kullanılmalıdır.
Tiyazidler lityum tuzlarıyla birlikte kullanılmamalıdır.
Lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonu, teratojenik etki açısından fare ve sıçanlarda
denenmiştir. Farelerde olumsuz bir etki gözlenmezken, sıçanlarda maternal ve fetal kilo
alımında ve fetal ossifikasyonda yavaşlama saptanmıştır. İkinci ve üçüncü trimesterde ADE
inhibitörleri, gelişmekte olan fetüs üzerinde olumsuz etki gösterebilir. Bu yüzden lisinopril
kullanımı sırasında hasta gebe kalmaktan kaçınmalıdır. Hayvan araştırmalarında lisinopril ve
hidroklorotiyazidin herhangi bir teratojenik etkisi saptanmamıştır.
Lisinopril, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini bloke ettiği için, duyarlı kişilerde böbrek
işlevlerinin bozulmasına yol açabilir. Böbrek işlevleri büyük oranda renin-anjiyotensin-
aldosteron sisteminin kontrolünde olan konjestif kalp yetmezliği hastalarında, ADE
inhibitörleri oligüri ve progresif azotemiye neden olabilir. Tedavi öncesinde böbrek
yetmezliği olanlarda, lisinopril tedavisi sırasında kan üre ve serum kreatinin düzeylerinde
yükselme görülebilir. Bu gibi durumlarda lisinoprilin dozu azaltılır ve/veya diüretik
tedavisine son verilir.
Lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonuyla tedavi edilen hastaların (özellikle böbrek
yetmezliği ya da diabetes mellitusu olanlarda ya da ek olarak potasyum tutucu diüretik
kullananlarda) seyrek olarak hiperpotasemi (>5.7 mEq/l) görülmüştür. Bu hastaların çoğunda,
tedavi kesilmediği halde hiperpotasemi düzelmiştir. Lisinopril + hidroklorotiyazid
kombinasyonuyla tedavi edilenlerde, potasyum suplemanları dikkatli kullanılmalıdır.
Hidroklorotiyazid kullananlarda elektrolit düzeylerinin düzenli izlenmesi önerilir.
Diyabetlilerde insülin ya da oral hipoglisemik ilaçların dozlarının ayarlanması gerekebilir.
Tiyazid türevleri hiperglisemiye yol açabilir. Bu nedenle, tiyazid tedavisi sırasında latent
diabetes mellitus manifest duruma geçebilir.
Tiyazid türevleri Mg atılımını artırdığı için, hipomagnezemiye neden olabilir. Tiyazidler
ayrıca, idrarla kalsiyum atılımını azaltır ve hiperkalsemi gelişebilir.
Kolesterol ve trigliserit düzeyinin yükselmesi, tiyazid kullanımına bağlı olabilir. Yapılan
testlerde lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonu mutajenik etki göstermemiştir.
Lisinopril ile yapılan hayvan araştırmalarında, tümörojenik ya da karsinojenik etkisinin
olmadığı ve fertilite işlevlerini etkilemediği saptanmıştır. Hidroklorotiyazid ile yapılan
araştırmalar, hayvanlarda karsinojenik, genotoksik etkisinin olmadığını ve fertiliteyi
etkilemediğini ortaya çıkarmıştır.
Gebelik ve Emzirme döneminde kullanım:
Gebelik Kategorisi C (ilk üç aylık dönem) ve D (ikinci ve üçüncü üç aylık dönem)
Gebelerde, Sinoretik fort ile yapılmış yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar yoktur. Ancak ADE
inhibitörleri gebelik sırasında uygulandığında, fetal ve neonatal morbidite ve mortaliteye
neden olabileceğini gösteren veriler bulunmaktadır. Dolayısıyla diğer ilaçların
kullanılamadığı ya da etkisiz olduğu durumlar gibi zorunlu durumlarda hekim tarafından
önerilmedikçe, Sinoretik fort gebeler tarafından kullanılmamalıdır.
Lisinopril insan plasentasından geçer. Bu nedenle, anneleri Sinoretik fort kullanmış bebekler
yakından izlenmelidir. İlk trimester dışındaki dönemlerde Sinoretik fort kullanan gebelerde,
fetüs üzerinde olumsuz etki oluşup oluşmayacağı kesin olarak bilinmemektedir. Ancak
gebeliğin ileri dönemlerinde Sinoretik fort kullanan gebelerde, fetal hipotansiyon, böbrek
yetmezliği ve oligohidramniyoz oluştuğu bildirilmiştir. Böbrek işlevlerinde bir azalma
olduğunu gösteren maternal oligohidramniyozun, ekstremitelerin kısa kalması ve
kraniyofasiyal deformasyonlarla sonuçlanması olasıdır. Oligohidramniyoz saptanan
gebelerde, kesin gereklilik yoksa Sinoretik fort tedavisine son verilmelidir. Başka bir ADE
inhibitörü olan enalapril, neonatal dolaşımdan peritoneal diyalizle uzaklaştırılabilmektedir.
Lisinoprilin neonatal dolaşımdan peritoneal diyaliz ile uzaklaştırılabileceğine ilişkin bir bilgi
yoktur.
Lisinoprilin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Tiyazid türevleriyse süte geçer.
Bu nedenlerle emziren kadınlar, kesin gereklilik olmadıkça Sinoretik fort kullanmamalıdır.
Çocuklardaki kullanımı:
Sinoretik fort’un çocuklarda güvenilirliği ve etkinliği konusunda elde yeterli veri yoktur.
Araç ve Makine kullanımı üzerine etkisi:
Antihipertansif ilaçlar, ortostatik ve hipotansif belirtilere yol açabileceğinden, araç ve makine
kullanımını olumsuz etkileyebilir.
YAN ETKİLER/ADVERS ETKİLER
Yapılan klinik araştırmalarda, lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonuna özgü bir yan
etki gözlenmemiştir. Bildirilen yan etkiler, lisinopril ya da hidroklorotiyazid monoterapisine
özgü etkilerdir ve genellikle hafif ve geçicidir.
Kombine tedavi sırasında en sık görülen advers etkiler sırasıyla göz kararması, baş ağrısı,
öksürük, halsizlik, ortostatik reaksiyonlardır.
Öksürük, genelde hafif ve geçici karakterdedir. Ancak, bazen inatçı ve hastanın tolere
edemeyeceği şiddette olabildiğinden, Sinoretik fort tedavisinin kesilmesini gerektirebilir.
Genellikle 1-2 haftalık bir süre içinde kaybolmaktadır. Bu süreden daha uzun süren inatçı
öksürüklerde, ADE-inhibitörleri veya kombinasyonları ile tedavi gözden geçirilmeli ve
tercihen başka bir ilaç grubu seçilmelidir.
Yan etkiler, hastaların yalnızca %4.4’ünde tedavinin kesilmesine yol açmıştır.
Lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonuyla tedavi edilenlerde, kan üre ve kreatinin
düzeyinde hafif yükselmeler görülebilir. Ayrıca bazı hastalarda hemoglobin ve hematokrit
değerlerinde de düşüşler gözlenmişse de, bu düşüşler klinik önemi olmayacak kadar azdır.
Lisinopril + hidroklorotiyazid tedavisi sırasında serum transaminazlarında ve bilirubin
düzeylerinde seyrek olarak yükselme görülebilir.
BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ VE DİĞER ETKİLEŞİMLER
Lisinopril ve hidroklorotiyazidin karaciğerde metabolize olmaması nedeniyle, sitokrom
(CYP450) düzeyinde etkileşimi beklenmemektedir. Ayrıca, plazma proteinlerine her ikisi de
bağlanmadığından, plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanan başka ilaçlarla da
geçimsizlik beklenmemektedir.
Diüretik tedavisi görenlere, ek olarak lisinopril veya başka bir antihipertansif ilaç verildiğinde
hipotansiyon görülebilir. Bu etkiyi önlemek amacıyla, ya önceden diüretik tedavisi
durdurulmalı, ya da lisinoprile başlamadan önce hastaya verilen tuz miktarı artırılmalı ve
lisinopril düşük dozda (5 mg) verilmelidir.
Lisinopril, indometasinle birlikte verildiğinde, indometasinin etkinliği azalabilir. Tiyazidlerin
neden olduğu potasyum kaybını azaltan lisinopril, spironolakton gibi potasyum tutucu
diüretiklerle ya da potasyum suplemanlarıyla birlikte kullanıldığında, hiperpotasemi
görülebilir.
ADE inhibitörleri lityum tuzlarıyla birlikte kullanıldığında, lityum entoksikasyonu görülebilir.
Diüretikler, lityum tuzlarının atılımını azaltır ve lityum toksikasyonuna yol açabilir. Bu
yüzden, hidroklorotiyazid lityum tuzlarıyla birlikte kullanılmamalıdır.
Hidroklorotiyazid, alkol, barbitürat ya da narkotiklerle birlikte kullanıldığında, ortostatik
hipotansiyon görülebilir.
Hidroklorotiyazid, glukoz metabolizmasıyla etkileştiğinden, diyabetik hastalarda verilen
antidiyabetik ilaçların dozunun ayarlanması gerekebilir.
Kolestramin ve kolestipol resinleri, hidroklorotiyazide bağlanarak emilimini büyük oranda
engeller. Bu nedenle hidroklorotiyazid en az iki saat önce verilmelidir.
Kortikosteroidler ve ACTH, hidroklorotiyazidin hipopotasemik etkisini artırabilir.
Hidroklorotiyazid, iskelet kası relaksanlarının etkisini artırabilir.
Non-steroid anti-enflamatuvar ilaçlar (NSAID), diüretiklerin diürez, natriürez ve
antihipertansif etkilerini azaltır. Dolayısıyla NSAID kullananlara Sinoretik fort verirken,
yeterli antihipertansif etki elde edilip edilmediği dikkatle izlenmelidir.
KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU
Sinoretik fort, orta derece veya şiddetli hipertansiyon tedavisinde tercih edilmelidir.
Monoterapiyle veya diğer ilaçlarla kontrol altına alınamayan hastalarda Sinoretik veya
Sinoretik fort tedavisine geçilebilir.
Doz, her hastada alınan yanıta göre ayarlanmalıdır. Genellikle 20 mg lisinopril + 12.5 mg
hidroklorotiyazid yeterli kontrolü sağlar. Bu dozun yeterli olmadığı hastalarda
hidroklorotiyazidin dozu yükseltilmek istendiğinde, Sinoretik fort (20 mg lisinopril + 25 mg
hidroklorotiyazid) kullanılmalıdır.
Sinoretik fort tabletin önerilen başlangıç tedavi dozu günde 1 tablettir. Gerekli durumlarda,
günde iki kez kullanılabilir.
Kreatinin klirensi 30 ml/dakikanın üzerinde olan hastalarda normal doz kullanılabilir. Ağır
böbrek yetmezliği olanlarda, tiyazid türevi diüretik yerine bir kıvrım diüretiği lisinopril
tedavisine eklenmelidir. Bu nedenle, kreatin klerensi düşük olan hastalarda Sinoretik fort
kullanılması önerilmez.
DOZ AŞIMI HALİNDE ALINACAK ÖNLEMLER
Lisinopril + hidroklorotiyazid kombinasyonunun aşırı doz alımıyla ilgili deneyim yoktur.
Tedavide semptomatik ve destekleyici önlemler alınır. Hasta kusturulmaya çalışılır ve/veya
midesi yıkanır. Elektrolit dengesizliği, dehidratasyon ve hipotansiyona karşı önlemler
alınmalıdır. Lisinopril hemodiyaliz ile uzaklaştırılabilmektedir.
SAKLAMA KOŞULLARI
30°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ VE AMBALAJ MUHTEVASI
Her tablette 20 mg lisinopril ve 25 mg hidroklorotiyazid bulunan 28 tabletlik ambalajlarda.
PİYASADA MEVCUT DİĞER FARMASÖTİK DOZAJ ŞEKİLLERİ
Sinoretik tablet: Her tablette 20 mg lisinopril + 12.5 mg hidroklorotiyazid bulunan 28
tabletlik ambalajlarda.
RUHSAT SAHİBİ
Eczacıbaşı İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Büyükdere Cad. Ali Kaya Sok. No:7
Levent 34394 İstanbul
ÜRETİM YERİ
Eczacıbaşı Sağlık Ürünleri San.ve Tic. A.Ş.
Küçükkarıştıran 39780 Lüleburgaz
Ruhsat tarihi: 5.3.1996
Ruhsat no: 177/38
Prospektüs onay tarihi: 25.05.2005
Reçete ile satılır.


İlacabak Logo


Önemli Uyarı : İlacabak.com Sitemizde ilaç satışı, ilaç temini veya ilaç promosyonu gibi bir faaliyetimiz yoktur. Ayrıca sitemiz üzerinde tıbbi konularda yardım veya danışma hizmeti de verilmemektedir. Sitede yer alan tüm bilgiler hasta ve doktorların ilaçlar hakkında bilgi sahibi olması için hazırlanmıştır. Sitemizdeki bilgilerin eksik veya güncellenmemiş olmasından sitemiz yasal sorumluluk altında değildir. Siteye giren kullanıcılarımız bu koşulları kabul etmiş sayılır. İlaç kullanmadan önce, lütfen doktorunuza danışınız.

İlacabak sosyal medyada :
İlacabak Twitter Sayfası İlacabak İnstagram Sayfası İlacabak Facebook Sayfası

© 2005 - 2022 İlacabak.com. Her hakkı saklıdır.