APROMED FORT 550 MG 10 FİLM TABLET Prospektüs

apromed Fort Tablet
FORMÜLÜ: Beher film tablet 550 mg Naproksen sodyum içerir. Film kaplama bileşiminde boya maddesi olarak; titanyum dioksit, indigo carmine, eritrosin bulunur.

FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ:
Farmakodinamik Özellikleri:
Naproksen, analjezik ve antipiretik özelliklere sahip non-steroidal antienflamatuvar bir maddedir.

Etki mekanizması tam olarak bilinmemekle beraber siklooksigenaz enzimini inhibe ederek prostaglandin sentezini azaltır.

Farmakokinetik Özellikleri:
Naproksen sodyum, oral alınımın ardından hızla ve tüme yakın bir şekilde absorbe olur. Doruk plazma düzeyleri 1-2 saatte oluşur ve kararlı durum konsantrasyonuna 4-5 dozdan sonra erişilir. Analjezik etki alındıktan 15-30 dakika sonra başlar, antienflamatuar etki ise 2-4 haftada en yüksek düzeyine ulaşır.

Biyolojik yarı ömrü yaklaşık 13 saat olup, terapötik düzeylerde % 99 oranında plazma proteinlerine bağlanır. Analjezik etki ise yaklaşık 7 saat, antienflamatuar etki ise yaklaşık 12 saat sürer.

Alınan dozun % 95'i naproksen, 6-O-desmetil naproksen ve konjugatları halinde idrarla atılır.

ENDİKASYONLARI : Apromed tablet, antienflamatuvar-analjezik etkili bir ilaç olarak, aşağıda belirtilen rahatsızlıklar ile hafif ve orta şiddetteki ağrılarda endikedir:

- Romatoid artrit, ankilozan spondolit, osteoartrit, juvenil artrit; ayrıca bursit, tendinit,
- Hafif ve orta şiddetteki ağrılar.
- Akut gut krizleri.
- Primer dismenore.

KONTRENDİKASYONLARI:
- Naproksen sodyuma karşı aşırı duyarlı olduğu bilinenlerde,
- Aktif mide ülseri olanlarda,
- Şiddetli anaflaktik reaksiyonlar ortaya çıkabileceğinden, aspirin ve diğer non-steroidal antienflamatuvarlara karşı astım, rinit veya nazal polip alerjik reaksiyonlar gösterdiği bilinenlerde, kullanılmamalıdır.
- Hamileliğin ilk 3 ayı.

UYARILAR / ÖNLEMLER : Her ikisi de plazmada naproksen anyonu olarak bulunacağından naproksen sodyum ve naproksen preparatları aynı anda kullanılmamalıdır.

Uzun süreli non-steroidal antienflamatuvar tedavisi altındaki hastalarda önceden herhangi bir belirti ortaya çıkmadan gastrointestinal kanama, ülserasyon ve perforasyon ortaya çıkabilir. Bu gibi belirtilerin ortaya çıkması, ilacın kullanılma süresi ve yüksek dozlarda kullanılmaları ile doğru orantılı olarak artabilmektedir. Hekim hastasını oluşabilecek gastrointestinal semptomlar konusunda ve bunlar ortaya çıktığında alınması gereken önlemler konusunda önceden uyarmalıdır.

Diğer non-steroidal antienflamatuvarlar gibi, uzun süreli naproksen kullanımı renal fonksiyon bozukluklarına yol açabilir. Kreatinin klirensi 20 ml/dakikanın altındaki hastalarda naproksen birikimine neden olabileceğinden çok dikkatli kullanılmalıdır.

Geçmişinde bronşiyal astım veya alerjik hastalıklar bulunan kişilerde bronkospazm ortaya çıkabilir.

Bir tablet yaklaşık 25 mg (1 mEq) sodyum içerdiğinden, nadiren periferal ödeme neden olabilir. Bu durum özellikle, sıvı retansiyonu, kalp yetmezliği ve hipertansiyonu olan hastalarda göz önüne alınmalıdır.

Karaciğer fonksiyon testlerinin non-steroidal antienflamatuvar ajan alanlarda yükseldiği bildirilmiştir. Karaciğer testlerindeki anormallik kalıcı oluyorsa tedavi kesilmelidir.
Naproksen sodyum ile tedavi gören hastaların karaciğer fonksiyon testi vb. laboratuar testlerinde seyrek de olsa anormallikler oluşabilir.

Naproksen trombosit kümelenmesini azaltıp, kanama süresini uzatabildiği için, pıhtılaşma sorunu bulunanlarda, antikuagülanlarla (heparin, warfarin vb.) tedavi görenlerde, naproksen kullanımı sırasında dikkatli olunmalıdır.

Başlangıç hemoglobin değeri 10 gram ve altında olan hastalarda uzun süreli kullanımında hemoglobin değeri periyodik olarak saptanmalıdır.

Alzheimer hastalığı olanlarda dikkatli kullanılması gerekmektedir.

Renal Fonksiyon Yetersizliği Olan Hastalar: Naproksen, % 95 gibi yüksek bir oranda glomerüler filtrasyon ile vücuttan atıldığı için renal fonksiyon yetersizliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalı; serum kreatinin ve/veya kreatinin klirensi gözlem altında tutulmalıdır. Kreatinin klirens düzeyi dakikada 20 ml' nin altında olan hastalarda naproksen kullanımı önerilmemektedir.

Renal kan akışı sorunu olan hastalarda (karaciğer sirozu, sodyum restriksiyonu, konjestif kalp yetmezliği, vb.) naproksen kullanımından önce ve tedavi sırasında renal fonksiyon belirlenmelidir.

Karaciğer Fonksiyon Yetersizliği Olan Hastalar: Kronik alkol kullanımına bağlı karaciğer hastalıkları ve sirozun diğer şekillerinde naproksen'in total plazma konsantrasyonu düşmekle beraber, plazma fraksiyonuna bağlanmayan kısmında bir artış görülmektedir. Bu açıdan etkili en düşük doz uygulanmalıdır.

Yaşlı Hastalar: Özellikle yüksek dozlara gerek duyulduğunda yaşlı hastalarda doz ayarlamaları yapılması gerekebilir. Diğer ilaçlarda olduğu gibi yaşlı hastalarda etkili en düşük dozun uygulanması doğru olur.
Ayrıca, yaşlı ve güçsüz insanların peptik ülser ve kanamalar gibi gastrointestinal olaylardaki tolerans düzeylerinin diğer insanlara oranla daha düşük olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

Gebelerde ve Emzirenlerde Kullanımı :
Gebelik kategorisi B'dir (3. trimester içinde ya da doğuma yakın kullanılırsa kategori D'dir).

Gebelerde yapılmış kontrollü klinik deneyler mevcut değildir. Ancak bu grup ilaçların fetal kardiyovasküler sisteme olan bilinen etkileri (ductus arteriosus'un kapanması) nedeniyle gebelerde kullanımından kaçınılmalıdır. Naproksen sodyum, anne sütüne % 1 oranında geçtiğinden emzirme sırasında kullanılmamalıdır.

Pediyatrik Kullanım: 16 yaşın altındaki çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.

YAN ETKİLER / ADVERS ETKİLER: Naproksen sodyum ile oluşabilecek yan etkiler şunlardır:

- Gastrointestinal: Genizde yanma hissi, karın ağrısı, bulantı, kabızlık, diyare, dispepsi, stomatit.
- Santral Sinir Sistemi: Konvülziyonlar, baş ağrısı, baş dönmesi uykusuzluk, konsantrasyon ve kavrama güçlüğü.
- Dermatolojik: Prürit, cilt döküntüleri, anjiyo-ödem, ekimoz.
- Renal: Glomerüler nefrit, interstisyel nefrit, nefrotik sendrom, hematüri, renal papileri nekroz, renal yetersizlik.
- Kardiyovasküler: Ödem, nadiren palpitasyon.
- Endokrin ve metabolik: Sıvı retansiyonu
- Hematolojik: Hemoliz.
- Solunum: Dispne
- Diğer: Kulak çınlaması, görsel bozukluklar, vertigo, anaflaktik reaksiyonlar.

Çok nadir ortaya çıkabilen yan etkiler: menstrual rahatsızlıklar, pireksi konjestif kalp yetmezliği, vaskülit, hematem,sarılık, pankreatit, kusma, kolit, karaciğer fonksiyon testlerinde anormallik, peptik olmayan gastrointestinal ülser, ülseratif stomatit, eozinofili, lökopeni, melena, trombositopeni, granülositopeni (agranülositoz, aplastik anemi ve hemalotik anemiyi içeren), hiperglisemi, hipoglisemi, depresyon, uykusuzluk, kırıklık, miyalji, kaslarda güçsüzlük, aseptik menenjit, eozinofilik pnömonit, gastrointestinal kanama ve/veya perforasyon, ülser,hazımsızlık, karın ağrısı, alopesi, ürtiker, ciltte kızarıklık, epidermal nekroz, eritem multiform, Stevens-Johnson sendromu, ışığa duyarlık reaksiyonları, duyma fonksiyonlarında azalma, peptik ülser, fatal hepatit, görsel rahatsızlıklar, hiperkalsemi,

Kalp yetmezliği, kalp fonksiyon bozukluğu, karaciğer fonksiyon bozukluğu ve hipertansiyon da dahil olmak üzere sodyum kısıtlamasının söz konusu olduğu hastalarda kullanılırken dikkatli olunmalıdır. 10 günden sonraki kullanımlarda bu risklerde artış olmaktadır.

"BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ."

İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ: Naproksen anyonunun, proteinlere yüksek oranda affinitesi olması nedeni ile hidantoinler, antikoagülanlar, salisilatlar, sülfonamid ve birinci kuşak sülfonilüreler gibi yüksek oranda proteinlere bağlanan ilaçları bağlanma yerlerinden söküp kan düzeylerini ve etkilerini artırabilir. Bu durum özellikle antikoagülan ilaç almakta olan hastalarda önemli olup ilacın dozunun yeniden ayarlanmasını gerektirebilir.

Naproksen, diğer non-steroidal antiinflamatuvar ilaçlar gibi; propranolol ve diğer beta blokörlerin, ADE inhibitörleri ile reseptör antagonistlerinin ve hidralazinin antihipertansif etkilerini azaltabilmekte, ADE-inhibitörleriyle (ve anjiyotensin reseptör antagonistleri ile dönüştürücü enzim inhibitörleri) birlikte kullanımında renal yetersizlik riski artabilmektedir.

Diüretiklerin (loop ve/veya tiazid) etkinliği azalabilir.

Warfarin ile birlikte kullanımı, serbest warfarin düzeyinde hafif bir artışa neden olabilir.

Naproksen, furosemid'in natriüretik etkisini inhibe edebilir.

Renal lityum klirensinin inhibisyonu sonucunda, plazma lityum düzeyi artabilir.

Plazma siklosporin düzeylerini artırabilir.

Probenesid ile birlikte kullanımı, naproksenin plazma yarı-ömrünün uzamasına ve plazma düzeyinin artmasına neden olur.

Metotreksat ile birlikte kullanımında, metotreksatın tübüler sekresyonu azabilir ve toksisitesi artabilir, ölüm vakaları bildirilmiştir.

Kortikosterodler, gastrointestinal ülserasyon riskini artırabilir.
H2- blokerleri, sukralfat ve yoğun antiasit tedavisinin mide pH' sını yükseltici etkileri nedeniyle naproksenle aynı anda kullanımları önerilmez.
Licorice (Glycrrhiza glabra) = meyankökü: DGL (deglycyrrhizinated licorice) olarak bilinen meyankökü ekstraktında bulunan flavonoidler, naproksenin mide ve barsak üzerine olan irritan etkisini önlemede yararlıdır.
White willow bark (salix alba) = söğüt kabuğu:Söğüt kabuğu, salisin maddesini içerir. Aspirin ve salisin, vücutta salisilik aside çevrildikten sonra antienflamatuar etki gösterir. Aspirin gibi salisilatların oral naproksen alan hastalara uygulanması naproksenin kan düzeylerinin azalmasına neden olabilir.
Antiplatelet aktiviteye sahip bitkisel ürünlerle birlikte alınımından kaçınılmalıdır. Örn. ginseng, yeşil çay, ginger, sarımsak, ginkgo.

Naproksen, uyuşukluk, baş dönmesi ya da bulanık görmeye neden olabilir. Alkol, bu etkileri artırabilir ve kazayla yaralanma riskini artırır. Naproksen tedavisi sırasında alkol kullanımı mide irritasyonunu ve kanamayı artırır. Naproksen kullanılırken alkol alınmamalıdır.

Her ne kadar absorbsiyonda azalma gözlemlense de, naproksen, gastrointestinal sistem üzerine etkilerini önlemek için yiyeceklerle beraber alınmalıdır.

Laboratuar Testleriyle Etkileşim: Naproksen, trombosit agregasyonunu azaltabilir ve kanama süresini uzatabilir. Kanama zamanı ölçüleceği zaman bu etki göz önünde bulundurulmalıdır.
Naproksenin, 17-ketojenik steroidlerin testlerini (Porter-Silber testi) etkileme olasılığı nedeniyle, adrenal fonksiyon testlerinden 72 saat önce kullanımına ara verilmelidir.

Naproksen, 5-hidroksiindolasetik asitin (5-HIAA) bazı laboratuar tayinlerini etkileyebilir.

KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU: Apromed Film Tablet, hekim tarafından başka türlü önerilmediği taktirde aşağıda belirtilen rahatsızlıklarda ve dozlarda uygulanır.

- Romatoid artrit, osteoartrit ve ankilozan spondolit: Günde 2 kez sabah ve akşam olmak üzere 275-550 mg (1/2-1 tablet) dır. Uzun süreli uygulamalarda klinik cevaba göre doz ayarlanır.

- Hafif ve orta şiddetteki ağrılar, primer dismenore ile akut tendinit ve bursit: Başlangıç dozu 550 mg (1 tablet) dır. Arkasından her 6-8 saatte bir 275 mg (1/2 tablet) verilir. Total günlük doz; ilk gün için 1375 mg'ı (2.5 tablet), sonraki günler için 1100 mg'ı (2 tablet) geçmemelidir.

- Akut gut: Başlangıç dozu 825 mg (1.5 tablet) dır. Ardından 8 saat ara ile 275 mg (1/2 tablet) uygulanır.


DOZ AŞIMI VE TEDAVİSİ: Belirgin aşırı doz uyku hali, baş dönmesi, uyuşukluk, epigastrik ağrı, karında rahatsızlık hissi, genizde yanma, hazımsızlık, bulantı, karaciğer fonksiyonlarında geçici değişiklik, hipoproteinemi, böbrek fonksiyonlarında bozukluk, metabolik asidoz, apne, yön bulamama ya da kusma ile kendini gösterebilir. Gastrointestinal kanama görülebilir. Nadiren, hipertansiyon, akut böbrek yetmezliği, solunum depresyonu ve koma görülebilir. Terapötik dozlarda anafilaktik reaksiyonlar bildirilmiştir ve doz aşımını takiben de görülebilir.

Aşırı doz alımında mide boşaltılmalı ve destekleyici önlemler alınmalıdır. Spesifik antidotu yoktur.

Naproksen yüksek oranda plazma proteinlerine bağlandığından, hemodiyaliz ile kandan uzaklaştırılamaz. Yine de renal yetersizliği olan hastalarda hemodiyaliz tercih edilebilir.
Kusturma ve/veya aktif kömür ve/veya ozmotik katartik, yüksek doz aşımını takiben başlatılabilir. Naproksen yüksek oranda proteinlere bağlandığından diürez, idrarın alkalileştirilmesi ya da hemoperfüzyon, yararlı olamayabilir.

SAKLAMA KOŞULLARI: 25°C'in altındaki oda sıcaklığında ve orijinal ambalajında çocukların ulaşamayacakları yerlerde saklayınız.

TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ VE AMBALAJ MUHTEVASI: Apromed Fort 550 mg Film Tablet 10 ve 20 adetlik blister ambalajlarda piyasaya sunulmuştur.

PİYASADA MEVCUT DİĞER FARMASÖTİK DOZAJ ŞEKİLLERİ: Apromed 275 mg Film Tablet 10 ve 20 adetlik blister ambalajlarda.

RUHSAT TARİHİ VE NO : 27.07.2006 - 208/39

RUHSAT SAHİBİ : Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.
Bağlarbaşı, Gazi Cad. No: 64-66
Üsküdar / İSTANBUL

İMAL YERİ : Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.
Organize Sanayi Bölgesi
Çerkezköy / TEKİRDAĞ


DOKTORA DANIŞILMADAN KULLANILMAMALIDIR.
REÇETE İLE SATILIR



Prospektüs onay tarihi : 21.11.2006


İlacabak Logo


Önemli Uyarı : İlacabak.com Sitemizde ilaç satışı, ilaç temini veya ilaç promosyonu gibi bir faaliyetimiz yoktur. Ayrıca sitemiz üzerinde tıbbi konularda yardım veya danışma hizmeti de verilmemektedir. Sitede yer alan tüm bilgiler hasta ve doktorların ilaçlar hakkında bilgi sahibi olması için hazırlanmıştır. Sitemizdeki bilgilerin eksik veya güncellenmemiş olmasından sitemiz yasal sorumluluk altında değildir. Siteye giren kullanıcılarımız bu koşulları kabul etmiş sayılır. İlaç kullanmadan önce, lütfen doktorunuza danışınız.

İlacabak sosyal medyada :
İlacabak Twitter Sayfası İlacabak İnstagram Sayfası İlacabak Facebook Sayfası

© 2005 - 2022 İlacabak.com. Her hakkı saklıdır.